Nila Ibrahimi, Afgan kızlarının hikayelerini anlatan bir web sitesi kurmak için yola çıktığında, sadece onlara bir ses vermek için değildi.
17 yaşındaki Afgan mülteci, evlatlık ülkesi Kanada'daki Z kuşağı arkadaşlarına da benzer olduklarını hatırlatmaya kararlıydı - hatta dünyadaki diğer genç kızlar gibi Taylor Swift'i bile dinlediler.
BBC'ye verdiği demeçte, "Onları mümkün olduğunca gerçek yapmak istiyorum, böylece diğer insanlar, özellikle de gençler, özellikle Z kuşağı, kendilerini ayakkabılarına koyabilirler." dedi.
Nila, daha önce eğitim kampanyacısı Malala Yousafzai ve iklim aktivisti Greta Thunberg tarafından kazanılan Uluslararası Çocuk Barış Ödülü'nü almadan önce bu haftanın başlarında BBC'ye konuştu.
Nila'nınki belki de kolay bir iş değildir.
Afganistan'ın kadın ve kız çocuklarının kötü durumu, Nila'nın üç yıl önce Taliban'ın devraldığı ülkesini terk ettikten sonra bir ev bulduğu Kanada'da yaşayan gençlere bir dünya hissi verebilir.
O dönemde Taliban, genç kızların eğitim almasını yasakladı, kadınların erkek şaperon olmadan uzun mesafelere seyahat etmesini yasakladı ve şimdi halkın sesini kısmalarını emretti - nüfusun yarısını etkili bir şekilde susturdu.
Taliban, daha önce dini metinlerle uyumlu olduklarını söyleyerek BBC'ye verilen kararları savundu.
Nila, "Afganistan ve Kanada arasındaki farklar çok geniştir, bu yüzden bağlı hissetmelerini zorlaştırır" dedi.
Bu yüzden HerStory'nin kurulmasına yardım etti - o ve diğerlerinin Afgan kadınlarının ve kızlarının hikayelerini hem ülke içinde hem de ülke dışında kendi sözleriyle paylaşmalarına yardımcı olduğu bir yer.
Nila İbrahim, prestijli ödülün 20. kazananı olarak 165 aday arasından seçildi. "Birçok kez benzerlikleri görmediğimiz farklılıklarda kaybolduk ve bunu dünyaya göstermek bizim hedefimiz." Nila İbrahim, prestijli ödülün 20. kazananı olarak 165 aday arasından seçildi.
Ödül, sadece HerStory'de yapılan çalışmaları değil, aynı zamanda Afganistan'daki kadın hakları için ayağa kalkma tutkusunu da tanıyor.
Nila'nın kadın hakları konusundaki ilk duruşu, Mart 2021'de diğer genç Afgan kızlarına katılarak çevrimiçi şarkı söylediğinin bir videosunu paylaşmasıyla geldi.
Afganistan'ın başkenti Kabil'de o zamanki eğitim müdürünün 12 yaş üstü kızların şarkı söylemesini yasaklamaya çalışan kararına karşı küçük ama güçlü bir protestoydu.
Bu girişim hiçbir zaman uygulanmadı.
Sound of Afghanistan adlı grubun bir üyesi olan Nila, "İşte o zaman gerçekten performansın önemini, bu konular hakkında konuşmanın ve konuşmanın önemini anladım." diye açıklıyor.
Ancak altı aydan kısa bir süre sonra her şey değişecek ve 14 yaşında Taliban'ın gelmesiyle birlikte ailesiyle birlikte kaçmak zorunda kalacaktı.
Afganistan'ın Hazara azınlığının bir parçası olan aile, Kanada'ya sığınma hakkı verilmeden önce bir yıl geçirdikleri Pakistan'a zorlu bir yolculuk yaptı.
12 ay eğitimsiz kaldıktan sonra "temiz hava soluduk" diyor.
Orada, Nila şarkı söyleyen gruptan arkadaşlarıyla yeniden bir araya geldi.
Ayrıca etkinliklerde konuşmaya davet edildi, Afganistan'daki deneyimleri hakkında, geride kalan tüm kızları savunmasına izin verdi.
İnsanlar, onun ne kadar dokunaklı olduğuna şaşırdıklarını söylüyor.
Ancak Nila, Afganistan'da sahip olduğu fırsatlara daha az erişime sahip olmasına rağmen, aynı derecede yetenekli milyonlarca kadın ve kız olduğunu biliyordu.
"Ben de düşündüm ki eğer potansiyelim bu insanları şaşırtabilirse ve Afganistan'dan gelen eğitimli kızların nasıl olabileceğini bilmiyorlarsa, ya bu bilgiye onlar için erişilebilir olsaydı?" HerStory - bu düşünceden doğan web sitesi - 2023'te başladı.
Afganistan'daki hem mültecilerden hem de kadınlardan gelen röportajlar ve birinci şahıs hesaplarına yer veriyor.
Fikir, "Taliban'ın ilk döneminin hikayelerini ve o sırada kadınların hayatlarının ne kadar korkunç olduğunu anlatan" bir grup insanın hikayelerini paylaştığı - ve kendilerini giderek benzer bir durumda bulma konusundaki "şok ve öfkelerinin" güvenli bir alan yaratmaktır.
Öfke, Nila'nın işinden ayrı tutmaya çalıştığı bir duygudur.
"Afganistan'ın 20 yıl içinde geçmişe gittiğini gördüğünüzde, elbette sizi korkutur" diyor.
"Paylaşılan bir duygu.
Her yerde kızlar için paylaşılan bir deneyim." Ödül, Afgan kızların dünyaya günlük olarak karşılaştıkları kısıtlamaları bir kez daha hatırlatmaları için bir şans - "Afgan kızları unutmamak".
Ödülü yöneten KidsRights Vakfı'nın kurucusu Marc Dullaert, şu anda "şaşırtıcı" sayıda genç kadının eğitimden dışlandığına dikkat çekti.
"Nila'nın onlara dünya çapında duyulacak bir ses sunmak için yaptığı ilham verici çalışma, onu bu yılın 20. Uluslararası Barış Ödülü'nün gerçekten layık bir kazananı yapıyor" diye ekledi.
Nila, aynı zamanda gençken neslinin bir fark yaratabileceğinin de bir hatırlatıcısıdır.
"Sorunlar ve farklı nedenler hakkında konuştuğumuzda, bunun hakkında oh yaklaşımı gibi çok yetişkin bir yaklaşımla konuştuğumuzu düşünüyorum, bu çok ciddi" diyor.
"Dünya çok korkutucu bir yer, ama daha çok Z kuşağına benzeyen bir yaklaşım var.
ve küçük adımlar atabiliriz ve...
Elimizden geleni yapıyoruz" dedi.